25 Ocak 2012 Çarşamba

Temel Kültür Eğitimi ve Akademik Akademi Eğitim Merkezi

Akademik Akademi Eğitim Merkezi, Atatürkçü, bağımsız düşünce yeteneği ile donanmış ve toplumsal sorumluluk bilincine sahip nesiller yetiştirmek misyonuyla 2001 yılında Bakırköy’de kuruldu. Başlangıçta daha çok açıköğretim odaklı faaliyet gösteren merkezimiz, çeşitli nedenlerle örgün öğrenim şansı bulamayan yetişkinlere, sınavlarda başarı sağlamasının yanı sıra, üniversite eğitiminin en önemli unsurlarından biri olan “temel kültür eğitimi”ni de vermeyi amaçlamaktaydı. Yıllar içerisinde ALES, SMMM, KPSS ve DGS gibi çeşitli modüllere de ciddi anlamda ağırlık veren Akademik, “kişinin mesleki eğitimin yanı sıra, bir bütün halinde gelişmesi” anlamındaki temel kültür eğitimini, tüm öğrencileriyle paylaşmayı ilke edindi.

Temel kültür eğitimi, bireyin yaşamdaki amaçlarının uygarlaşmasını, duygusal tepkilerinin incelmesini ve günümüzde en geçerli bilgilerin ışığı altında, nesne ve olayların doğası hakkındaki anlayışının olgunlaşmasını kapsar. İnsanı toplumsal planda ele alan bu tanım, buradan hareketle, kişinin toplumsal ilişkilerinde seçici olmasını ve duygusal derinliğe ulaşmasını hedeflemektedir. Kuşkusuz bu aşamada tanımlanan insan uzlaşmacı, özgeci ve alabildiğine sosyal bir insandır. Kültürümüzün her ne ad altında olursa olsun, böyle bir insana yabancı olmadığı söylenebilir. Mevlana, Ahmed Yesevi ve Yunus Emre felsefelerinden çok farklı bir insan değildir burada öngörülmeye çalışılan. Gerçek şu ki, temel kültür eğitimi kavramının genel özelliklerini çizdiğimiz bu insana olan gereksinim, sadece yaşanılan toplumun dinamikleri ve istekleriyle sınırlı olmayıp dünyanın değişen koşullarıyla da ortaya çıkmaktadır.

Değişen dünya, geleceğini hiç kimsenin kestiremeyeceği sürprizlerle dolu, bunalımlı ve karmaşıktır. Merkezimiz, görünüşe göre temelleri çökmekte olan bu dünyada ve bizim uygarlık adını yakıştırdığımız ama aslında büyük bir tehlike içinde olan bu ara dönemde, temel kültür eğitimine büyük bir işlev yükleyerek ondan yol göstericilik beklemektedir. Eğer temel kültür eğitimi ve bu eğitimden geçmiş kişiler, böylesine bunalımlı dönemlerde yol göstermezse, hiçbir işe yaramayacaktır.


Bu nedenle Akademik, kuruluşundan bu yana, gençlerimizin düşlerinin buluştuğu bir merkez oluşturarak ülke düzeyinde; ideal bir eğitim ortamının yaratılmasında öncü olma vizyonuyla çalışmaktadır. İnsana yatırımı temel alan merkezimiz, canlı, yetenekli, soru soran ve bu nitelikleri sürdürebilmek için gerekli olan güce sahip beyinlerin yetişmesine katkı sağlama düşüncesiyle hareket etmektedir.

Evrensel eğitim ve öğretim ilkeleri doğrultusunda kurumsallaşmış bir eğitim odağı kimliğine sahip olmayı amaçlayan merkezimizin, temel kültür eğitimiyle bireye kazandırmak istediği nitelikler şunlardır:

- Temel kültür eğitimiyle birey, açık ve etkili düşünme ve yazma yeteneğine ulaşacaktır.

- Temel kültür eğitimiyle birey, evren, toplum ve kendisi hakkında eleştirel bir anlayışa kavuşacaktır.

- Temel kültür eğitimiyle birey, yaşam deneyiminden yararlı sonuçlar çıkarabilecektir.

- Temel kültür eğitimi alan birey, ahlak ve maneviyatla ilgili konularda düşünce sahibi olacaktır.

- Temel kültür eğitimi alan birey, herhangi bir bilim dalında bilgi sahibi olacaktır.

Söz konusu eğitim yoluyla kazandırılan bu özellikler, giderek bireyde üç temel karakterin yerleşip gelişmesine neden olacaktır: alçakgönüllülük, insanlık ve mizah duygusu. İnsanda nihai olarak entelektüel ve duygusal derinliğine yönelen bu sürecin ihmale gelir yanı yoktur. Ülke genelinde verilen yüksek öğrenimin kalitesi göz önüne alındığında ve bu nazik boyuttan olaya bakıldığında, biz, akademisyenlerimizin, muhasebecilerimizin, avukatlarımızın ve doktorlarımızın acı, sevgi, gülümseme, ölüm, din, adalet ve bilimin sınırları gibi konularda fikir sahibi olmasını istiyoruz. Bu, en son ilacı ya da yargıtayın son kararını bilmekten çok daha önemli olabilir. İnsana özgü anlayış, bilgisayara birkaç soru sorma düzeyine indirgenemez.

Barış Safran
Akademik Akademi Eğitim Merkezi
Tel: 0 212 543 44 42 – 0 212 543 86 42

NOTLAR
1. Bir okul müdürü her eğitim öğretim yılı başında öğretmenlere bu mektubu gönderirmiş:

Bir toplama kampından sağ kurtulanlardan biriyim.
Gözlerim hiçbir insanın görmemesi gereken şeyleri gördü.
İyi eğitilmiş ve yetiştirilmiş mühendislerin inşa ettiği gaz odaları, iyi yetiştirilmiş doktorların zehirlediği çocuklar, işini iyi bilen hemşirelerin vurduğu iğnelerle ölen bebekler, lise ve üniversite mezunlarının vurup yaktığı insanlar.

Eğitimden bu nedenle kuşku duyuyorum.

Sizlerden isteğim şudur:

Öğrencilerinizin insan olması için çaba harcayın. Çabalarınız bilgili canavarlar ve becerikli psikopatlar üretmesin. Okuma yazma, matematik, çocuklarınızın daha fazla insan olmasına yardımcı olursa ancak o zaman önem taşır...

(Eğitim ve öğretim bir bütündür fakat eğitimin, öğretim üzerindeki üstünlüğü tam bu noktada gözlemlenir.)

2. Photo: USHMM, National Archives and Records Administration

KAYNAKLAR
Henry Rosovski, The University: An Owner's Manual, New York: W.W. Norton, 1990
İsmail Doğan, Hazine Koruyuculuğu ya da Üniversiteli Olmak, Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi, Cilt: 27, Sayı: 1, 1994.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder